Ölümü Kabullenmek... Peki ama Nasıl ?
Öncelikle şunu bilmeliyiz ki ölüm zamanı gelmeyen bir insan hiçbir koşulda ölmüyor.Duymuşsunuzdur ; feci kazalardan burnu kanamadan çıkan insanlar görürüz.Ya da şiddetli hastalıkların bir şekilde atlatılmasını da ''mucize'' olarak değerlendiririz.Bir de çok küçük hastalıkların ölümle sonuçlanma durumu vardır.Bu ve bunun gibi pek çok örnek insanın ölümü tercih edip etmemesi ile ilgilidir.
Hepimiz fiziksel bedenimizle buluşmadan evvel hayatımızla ilgili bir plan oluştururuz.Bu plan içerisinde mesleğimiz,genel yaşam amacımız,yaşayacağımız ders verici ilişkiler vardır.Buna ilaveten fiziksel bedenimizi ne zaman seçeceğimiz ile ilgili en az üç yaş belirleriz.Örneğin kişi 5,13,50 yaşlarını seçmişse bu yaşlara her eriştiğinde bir kazayla,hastalıkla karşılaşabilir ve seçimi sorulur... Sadece bu bile,ölen yakınlarımız için yas tutmamamız gerektiğini gösterir.Çünkü kişi, öz benliğiyle bu seçimi yapmıştır.Seçimlere saygı, ölümden sonra da sürdürülebilir olmalıdır.
Bizler yas tutarken kaygılarımızı gizleriz aslında.Ölen kişinin nasıl bir yerde ve ne durumda olduğunu bilememek en büyük kaygımızdır.Onun iyi durumda olması için çeşitli ritüeller uygular,dualar ederiz.Bu her dinde,kültürde farklılık gösterse de kaynağında kişiyi gittiği yerde rahat ettirmek,korkmasını engellemek ya da en şiddetli arzu olarak ; onu cehennemden korumayı barındırır.
Şundan emin olmalıyız ; onlar gittikleri yerde güvendeler... Ölen pek çok kişi, son derece mutlu aynı zamanda hafiflemiş durumdalar ve ışık için hizmet ediyorlar.Bütün acılar bitti.Ağırlık veren her şeyi burada bıraktılar ve ışıklar dünyasında hayatlarına devam ediyorlar.
Bizden tek istekleri, manevi bağlarla ilişkimizi devam ettirmemiz. Onların yok olduğu düşüncesine kapılarak kendimizi üzmemiz ve hayatımıza negatif enerjileri çekmemiz,gittikleri yerde tıkanıklık yaşamalarına ve ilerleyememelerine sebep olur.
Manevi anlamda gelişmek,ölmüş bireylerle ilişkimizi kuvvetlendirmemize yardımcı olur.Algılarınızı açmayı başardığınızda onların sizinle beraber olduğunu farkedeceksiniz. Nasıl mı ?
⤍ Yalnız olmanıza rağmen bulunduğunuz yerde sizin müdahaleniz olmadan bir şeylerin düşmesi,
⤍Birinin omzunuza ya da saçınıza dokunduğunu hissetmeniz,
⤍Bir şey yakmadığınız halde evde bir yanık kokusu almanız,
⤍Ölen bireyin kullandığı parfümün,ya da sevdiği çiçeğin kokusunu almanız,
⤍ Aniden şiddetlenen bir baş ağrısıyla karşılaşmanız,
⤍Enerjinizin bir anda yükselmesi ve vücut ısınızdaki ani artış,
⤍Yalnız olduğunuza emin olduğunuz halde,aslında yalnız hissetmiyor olmanız...
Bütün bunlara,hislerinizi tanıyarak ve onları takip ederek ulaşabilirsiniz.Tanrı'ya ve yardımcı kollarına olan güveninizi ve inancınızı yükseltin.Ölüm sadece bir dönüşümdür.İletişim,dönüşümle kısıtlanmaz.Onlar istediğiniz zaman yine sizinle beraberler...
Sadece istemeniz yeter...
Bizler yas tutarken kaygılarımızı gizleriz aslında.Ölen kişinin nasıl bir yerde ve ne durumda olduğunu bilememek en büyük kaygımızdır.Onun iyi durumda olması için çeşitli ritüeller uygular,dualar ederiz.Bu her dinde,kültürde farklılık gösterse de kaynağında kişiyi gittiği yerde rahat ettirmek,korkmasını engellemek ya da en şiddetli arzu olarak ; onu cehennemden korumayı barındırır.
Şundan emin olmalıyız ; onlar gittikleri yerde güvendeler... Ölen pek çok kişi, son derece mutlu aynı zamanda hafiflemiş durumdalar ve ışık için hizmet ediyorlar.Bütün acılar bitti.Ağırlık veren her şeyi burada bıraktılar ve ışıklar dünyasında hayatlarına devam ediyorlar.
Bizden tek istekleri, manevi bağlarla ilişkimizi devam ettirmemiz. Onların yok olduğu düşüncesine kapılarak kendimizi üzmemiz ve hayatımıza negatif enerjileri çekmemiz,gittikleri yerde tıkanıklık yaşamalarına ve ilerleyememelerine sebep olur.
Şimdi derin bir nefes al,gidenleri uğurla.Kendin için yeni bir adım at.Artık arkalarından bakma...Geriye doğru baktıklarında,sen orada olursan gitmek zorlaşır.Onlara bir şans ver,yeni bir başlangıç yapabilmeleri için önce kendini iyileştir...
Hayat herkes için farklı bir anlam taşır.Her yeni gün farklı bir seçim demektir. Her seçim yeni bir yol çizer sana. Çıktığın yollarda çiçek varsa ne mutlu...Lakin dikenlere de teşekkür et. Seni bu yolda yalnız bırakmadıkları için hepsine teşekkür et.Seni yaralasalar da canını acıtsalar da bu yolda onlarla karşılaşmışsan , bir kazancın var demektir. Yol arkadaşın her kim olursa olsun sana bir şey öğretmek için orada... Öğrenmeye açık ol.
Gitmek onun tercihiydi.İşini kolaylaştırmak ya da zorlaştırmaksa senin tercihin.Onu seviyorsan,gitmesine izin ver. Gitmiş olsa bile,ruhsal boyutta yine seninle olacak.Algılarını açık tut,maneviyatını güçlendir.Her şey daha anlaşılır olacak...
Manevi anlamda gelişmek,ölmüş bireylerle ilişkimizi kuvvetlendirmemize yardımcı olur.Algılarınızı açmayı başardığınızda onların sizinle beraber olduğunu farkedeceksiniz. Nasıl mı ?
⤍ Yalnız olmanıza rağmen bulunduğunuz yerde sizin müdahaleniz olmadan bir şeylerin düşmesi,
⤍Birinin omzunuza ya da saçınıza dokunduğunu hissetmeniz,
⤍Bir şey yakmadığınız halde evde bir yanık kokusu almanız,
⤍Ölen bireyin kullandığı parfümün,ya da sevdiği çiçeğin kokusunu almanız,
⤍ Aniden şiddetlenen bir baş ağrısıyla karşılaşmanız,
⤍Enerjinizin bir anda yükselmesi ve vücut ısınızdaki ani artış,
⤍Yalnız olduğunuza emin olduğunuz halde,aslında yalnız hissetmiyor olmanız...
Bütün bunlara,hislerinizi tanıyarak ve onları takip ederek ulaşabilirsiniz.Tanrı'ya ve yardımcı kollarına olan güveninizi ve inancınızı yükseltin.Ölüm sadece bir dönüşümdür.İletişim,dönüşümle kısıtlanmaz.Onlar istediğiniz zaman yine sizinle beraberler...
Sadece istemeniz yeter...
Yorumlar
Yorum Gönder